Kendi Renault Megane Rs 225'imin test sürüşünü yazmak biraz enteresan olacak belki ama eğlenceli de olacağı kesin. Yaklaşık 2 yıldır beraberiz, uzun yola da gittik, piste de çıktık, şehir içi trafiğinde işe de gittik, rolling de yaptık vs. Sanırım bir otomobil ile yaşanabilecek her şeyi kendisi ile yaşadık.
İlk çıktığı yıllarda yani 2004 - 2005 senelerinde devrim niteliğinde bir otomobildi kendileri. Rakiplerinin hemen hemen hiç birinde olmayan performansa yönelik özelliklere sahipti. 4 piston Brembo frenler, üzerinde çok çalışılmış süspansiyon sistemi, Renault Sport tarafınca geliştirilmiş olan şasi vs. E tabii Renault Sport adını çokça duyamadığımız yıllar, bu otomobil ile isimlerini duyurdular da diyebiliriz.
Türkiye'ye gelen Rs'lerin hepsi Full Fat yani en dolu Megane Rs'ler. Üzerinde performansa yönelik ekstra bir donanım yok ama genel olarak günümüzdeki bile bir çok otomobilde olmayan donanıma sahipler. Bunun dezavantajları da var tabii ki: Ağırlık! Benim aracım 1350 kilogram civarında ama cam tavansız versiyon. Cam tavanlı bir Rs alacaksanız bunun üzerine bir 70 kilogram daha koyun! Türkiye'dekilerin hemen hemen hepsinin cam tavanlı olduğunu düşünürsek, hepsi 1420 kilogram diyebiliriz.
2 litre ve 4 silindirli motoru 225 beygir ve 300 Nm tork üretiyordu, dönemine göre iyi değerler olsa da ağırlığından dolayı çok da iyi yürüdükleri söylenemez. Yürüyen aksamda yapılan geliştirmeler sayesinde understeer standart versiyonda yok denecek kadar az, bu da sürüş zevkini destekleyen bir durum.
Süspansiyon sistemi belkide en başarılı noktası. Hem olabildiğince konforlu hem de 'benim' diyen bir çok otomobilden daha iyi yol tutuyor. Keçi gibi inatçı, asfaltı bırakmamak için her yolu deniyor. Ama eğer lift off sonrası arkasını getirmeyi başarırsanız yolun sonuna geldiniz demektir. Oversteer'da çok değişik tepkiler veriyor, arkası biri tokat atmış gibi hızlı ve dengesiz bir şekilde kayabiliyor. Bunun bir sebebi de arka tarafın çok sert olması, bunun yapılma amacı da ön kısmın daha iyi tutunmasını sağlamak aslında.
Döneminin en iyi frenlerine sahip aynı zamanda Meggy. 4 piston Brembo'lar frenaj anında Dünya'ya çapa atmanızı sağlıyor, dönemdaşı olan tüm hothatch'ten iyi durmasının sebebi de bu tabii ki.
Benim kendi otomobilimde bazı eklemeler mevcut. Renault Sport camiasının yakından tanıdığı Henk denen uzmanın yapmış olduğu chip tuning uygulaması mevcut, bu yazılım stage 1 olmasına rağmen İstanbul Park'ta otomobilin ısınmasına sebep oluyordu. Bu yüzden gidip intercooler değiştirdim. Egt değerlerinin de yükselmesinin önüne geçmek için Milltek'ten Rs için özel üretmiş olduğu downpipe + sona kadar düz boru setini aldım, bunun sonuna da polis amcalarla başımız belaya girmesin diye son susturucu yerine Varex egzoz taktım. Bu değişikliklerden sonra da bir dyno ölçümü yaptırdım ve 265 beygir - 380 Nm tork aldım.
Değerler güzel değerler, bu otomobil için yeterli değerler daha doğrusu. Isınma sorununun da önüne geçmiş oldum bu sayede.
Yakıt tüketimi uzun yolda yaklaşık 7 litre / 100 km, şehir içi trafiğinde ise 10 - 11 litrelerde geziniyor. Rakiplerinden daha iyi bir yakıt tüketimine sahip olduğunu söylemekte fayda var.
Şu an için ikinci elleri yaklaşık 40.000 TL ediyor, bu piyasada benim gözümdeki değeri bundan çok daha fazla. 50.000 kilometrede satın almıştım, kendisi şu an 72.000'de. Uzun yolda da oldukça rahat ve konforluydu. Bu piyasada kendisini satıp daha iyisini almam da pek mümkün değil. Bu sebepten dolayı bir süre daha kendisi ile yoldaşız, belki hiç gitmez belli de olmaz..
0 yorum:
Yorum Gönder